Trafik Kültürü
Ders Güncellemesi 15.08.23
Ders Güncellemesi 15.08.23
Türk Dil Kurumu sözlüğünde kültür, toplumsal gelişme süreci içinde yaratılan bütün maddi ve manevi değerler
ile bunları yaratmada, sonraki nesillere iletmede kullanılan, insanın doğal ve toplumsal çevresine
egemenliğinin ölçüsünü gösteren araçların bütünüdür.
Diğer bir anlatımla bir topluma veya halk
topluluğuna
özgü düşünce ve sanat eserlerinin bütünü olarak tanımlanmaktadır.
Trafik kültürü de kültür tanımından
hareketle içinde bulunulan toplum tarafından benimsenen ve o kültüre uygun davranıldığında desteklenen ancak o
kültüre aksi davranışlar sergilendiğinde hoş karşılanmayan ve yaptırım uygulanan kurallar bütünü olarak ifade
edilebilir.
Bilinçli, sorumluluk sahibi sürücü ve yayaların yetiştirilmesi ancak eğitim ile gerçekleşebilir. Bir başka
deyişle kültür ortak normlar çerçevesinde oluşturulduğundan trafik kültürü oluşturmak da eğitim ile mümkün
olabilir.
Trafik kültürü alınan eğitimler ile bu eğitimlere uygun tutum ve davranış geliştirilmesi ve
söz
konusu olumlu tutum ve davranışların süreklilik kazanması halinde mümkün kılınabilir. Ülkemiz trafik
kazalarının en fazla görüldüğü ülkeler arasında yer almaktadır. Kazaların önüne geçebilmek ve güvenli bir
sürüş deneyimi ise trafik kurallarına uymaktan geçmektedir.
Özellikle emniyet kemeri takmak, alkollü
iken araç
kullanmamak, sinyal vermeden dönüş yapmamak, aşırı hız yapmamak, hatalı sollama yapmamak, seyir esnasında cep
telefonu ile konuşmamak öndeki araç ile takip mesafesi korumak ve sürücülerin yayalara karşı nazik davranarak
onların haklarına riayet etmeleri gibi temel trafik bilincine sahip sürücüler yetiştirip bu tutum ve
davranışları sürekli kıldığımızda toplumsal olarak ortak bir trafik kültürüne sahip olup hepimizin sürücü veya
yaya olarak içinde bulunduğumuz trafikten gelebilecek olumsuz sonuçları da minimuma indirebiliriz.
Ülkemizin en büyük problemlerinden biri trafik kültürü eksikliğidir. Trafik kültürünün oluşmamış
olması trafik kazalarında aşırı can kayıpları, yok olan maddi değerler, ulaşım araçlarının doğaya verdiği
zararlar olarak karşımıza çıkmaktadır.
Problemin temelinde trafik kurallarına uymakta gösterilen isteksizlik yatmaktadır. Kuralların varlığının
nedeni konusundaki bilinç eksikliği, trafik probleminin ana nedeni olarak ortaya çıkmaktadır. Trafikte teknik
ve fiziki altyapının iyileştirilmesi, denetimin olması, yasaların işlerliğinin ve bu konuyla ilgili kurumlar
arasında koordinasyonun sağlanması, bütün bunlardan daha da önemlisi toplumda yer alan bütün fertlerin
bilinçlenmesi, trafik içinde yer alan sürücü, yaya ve yolcuların yeterli eğitimle donatılmasıyla trafik
kazalarında önemli ölçüde azalma sağlanabilir.
Trafikte güvenli bir şekilde seyahat etmek, kişilerin can ve mal kayıplarını önlemek amacıyla trafik kuralları
konulmuştur. Trafik kurallarına uymayanlar çeşitli trafik cezalarına (trafik cezası, trafikten men, hapis
cezası) maruz kalmışlar; ancak tüm bu yasal yaptırımlarla da trafikte karşılaşılan problemleri çözmek mümkün
olmamıştır. Trafik kurallarına uymayanlara yasalarla belirlenen cezaları vermek trafik kazalarını azaltmaya
yetmemektir.
Toplumda yazılı olan kuralların yanı sıra yazılı olmayan kurallar da vardır. Trafik kazalarının en aza
indirilebilmesi için yazılı olmayan bu kuralların, kişilerin trafiğe çıktığı zaman devreye girmesi ve
sürücülerde yaşam şekline dönüşmesi gerekmektedir. Kısacası trafik kültürünün oluşturulup yerleştirilmesi
trafikte karşılaşılan problemlerin çözümünde en etkili yollardan biridir.